Kendi ellerimizle, kendi arkadaşlarımızı cezaevine koyduk

Kendi ellerimizle, kendi arkadaşlarımızı cezaevine koyduk

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı’nın Dayanışma Yemeğine katılan İstanbul Milletvekili Eren Erdem, dokunulmazlıkları AK Parti’nin değil, CHP’nin kaldırdığını ifade ederek, “62 arkadaşımızı faşist AKP yargısına teslim

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı’nca Cuma akşamı Barida Hotels’de partililere yönelik Dayanışma Yemeği düzenlendi. CHP Genel Merkezi’nin milletvekillerine yönelik Antalya’da düzenlediği kampa denk gelen organizasyona Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve Genel Başkan Yardımcılarının da katılması bekleniyordu. Ancak yemeğe sadece Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık ile İstanbul Milletvekili Eren Erdem katıldı. Ayrıca CHP Isparta Milletvekili İrfan Bakır da yemekte hazır bulundu.
BAKIR’IN İLGİNÇ ANI
Milletvekili İrfan Bakır, yemek öncesinde sürekli ağzını tutuyordu. Bu durum partililer arasında ‘İrfan Bakır konuşma yapmamak için böyle bir şey yapıyor’ dedikodularına neden oldu. Program sırasında Bakır konuşma yapmadı.
HEP BİRLİKTE BU FAŞİZMİ YENMEK İÇİN MÜCADELE ÇAĞRISI YAPIYORUM
Programın açış konuşmasını İl Başkanı Eyüp Ersoy yaptı. Ülkenin çok ağır günlerden geçtiğini ifade eden Ersoy, “Adeta ülkemizi karabasanlar bastı. AKP faşizmi ülkemizi katmerli bir zulme doğru sürüklemektedir. Aramızda bulunan sayın Eren Erdem’in de 4 fezlekesi var. dokunulmazlık kaldırıldı. Bir boy saldırıyorlar. Bu ablukanın aşılabilmesi için Türkiye’nin tek umudu CHP’dir. Partili arkadaşlarımdan her şeyi yönetime bırakmamaları, hep birlikte bu faşizmi yenmek için mücadele çağrısı yapıyorum. Hepinizi mücadeleye bekliyorum” dedi.
ERSOY SALDIRIDAN MELİH GÖKÇEK’İ SORUMLU TUTTU
Bu arada Ankara Kocatepe Camii’nde bir şehit cenazesinde yumurtalı saldırıya uğrayan Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun Isparta’daki yemeğe katılamadığını ifade eden Ersoy, “Bugün genel başkanımız aramızda olamadı. Melih Gökçek ve çeteleri tarafından Kocatepe Camiinde yumurtalı saldırıya uğratıldı. Ama bu çete bozuntularının saldırıları asla bizi yıldıramayacaktır. Genel Başkanımızın dediği gibi Recep Tayyip Erdoğan’ı başkan yaptırmayacağız. Gerekirse bu uğurda canımızı, kanımızı, vücudumuzu ortaya koyacağız. Genel başkanımızın sonuna kadar arkasındayız” şeklinde konuştu.
SADECE 7 AKP’LİNİN DOKUNULMAZLIĞINI KALDIRDIK
Daha sonra kürsüye gelen İstanbul Milletvekili Eren Erdem, dokunulmazlıklar üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yüklendi. Dokunulmazlıkları AK Parti’nin değil CHP’nin kaldırdığını kaydeden Erdem,  sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun tersini söylersek yanlış söylemiş oluruz. AKP ve MHP’nin oyu 357’dir, bugün 376 oyla dokunulmazlık geçmiştir. Bugün 62 arkadaşımızı faşist AKP yargısına teslim ettik. Hepimize geçmiş olsun. Bugün sadece 7 AKP’li milletvekilinin dokunulmazlığını kaldırdık. Trafik cezası, seçim yasağı ihlali nedeniyle 7 AKP’nin dokunulmazlığını kaldırdık, vatana millete hayırlı uğurlu olsun. Bugün parlamentoya oylamadan 30 dakika önce 120 tane yeni fezleke geldi. Çünkü oylama geçene kadar ki fezlekeler işleme giriyor. O 120 fezlekenin 4 tanesi CHP’li milletvekillerini cezaevine sokacak fezlekelerdir. Barış Yarkadaş’ı ve Mahmut Tanal’ı FETÖ’yle, Aykut Erdoğdu’yu DHKPC ile ilişkilendirip, cezaevine doldurmak için o fezlekeleri getirdiler. Biz kendi ellerimizle kendi arkadaşlarımızı bugün cezaevine koyduk. Vatana millete hayırlı olsun, hep beraber alkışlayalım.
550 VEKİLİN Kİ KALDIRILMAZSA HAYIR DEMEYLİZ DEMİŞTİM
 İktidar yolu meşakkatli yoldur, iktidar yolu siyasal duyarlılığın ve direnginliğin yükselmesi gereken bir yoldur. Hayatımın her aşamasında bu hassasiyetle mücadele ettim. Dokunulmazlıklar meclise geldiğinde ilk dediğim şu oldu; 550 vekilin dokunulmazlığı kaldırılmayacaksa hayır demeliyiz. Biz Recep Tayyip Erdoğan, bize ne der üzerinden siyaset yaparak nereye varabileceğimizi tartışmak durumundayız. Bence faşizme karşı mücadeleden ziyade daha çok özeleştiri vermemiz gereken bir sürçe yaşadığımızı görmemiz gerektiği kanaatindeyim.
ERDOĞAN’A İSTEDİĞİ ZAMAN SEÇİME GÖTÜRME YETKİSİNİ VERDİK
Ben CHP’nin neferiyim, ben sosyal demokratım, ben devrimciyim, ben Erdoğan’a ve onun faşist sürakasına karşı kellesini koltuğunun altına alıp, mücadele eden CHP neferlerinden sadece birisiyim. Buradaki tüm yoldaşlarım böyle. Biz burada tüm mücadelemizi Erdoğan’ı başkan yaptırmama üzerine kurmuşken maalesef bugün Recep Tayyip Erdoğan’a parlemantoda 62 tane CHP’li milletvekilini istediği zaman milletvekilliğini düşürüp Türkiye’yi erken seçime götürme yetkisini verdik. Bu yetkiyi kullanırsa kimse ona bir şey diyemez, kullanmazsa insafına kalmış. Bu yetkiyi şehit cenazelerinde bize yumurtalı saldırı yapmasınlar diye verdik ama oyu verdikten sonra yine yaptılar. Demek ki birilerine yaranmak için siyaset kurduğumuz sürece sadece zarar göreceğiz, sadece başımız belaya girecek. Biz sosyal demokratız, devimciyiz, kendi sözümüz yeter, kendi siyasetimiz yeter, başkaları ne der siyaseti yapmaktan derhal vazgeçmeliyiz.
TEK BİR CHP’Lİ MİLLETVEKİLİNİ BU AKBABALARA YEDİRMEYECEĞİZ
Tek bir CHP’li milletvekilini bu akbabalara yedirmeyeceğiz, bunu da buradan ilan ediyoruz. Ellerinde yetki var. Yetkiyi biz verdik, ben vermedim. Maalesef partimizden de arkadaşlarımız verdi. O yetkiyi kullanmaya kalktıklarında madem bu yetki verdi, zora karşı ben de zor kullanacağım, parlamentoda olacağım, teslim olmayacağım, beni oraya halk gönderdi, oradan da halk alır, başka kimse de alamaz.”
EKMELEDDİN MESELESİ, HATA ÜZERİNE HATA…
Öte yandan partisiyle ilgili özleştirilerde bulunan Erdem, şunları söyledi: “Geçmişte Ekmeleddin meselesi, bir çok mesele, yanlış üzerine yanlış, hata üzerine hata. Türkiye’nin CHP’ye ihtiyacı var. Türkiye’ni acilen sosyal demokratların iktidarına ihtiyacı var. hatalar üzerine iktidar kuramayız. En küçük birimimizden en yüksek noktaya kadar özeleştiri yapmamız lazım. Aman ben milletvekili olabilir miyim, aman ben şuraya gelebilir miyim, ben bugüne kadar hiç bu kaygıda olmadım. Ben bugüne kadar yanlışa yanlış dedim, hatta böyle dediğim için eleştirildim. Bugünden sonra da yanlışa yanlış demeye devam edeceğim. Çünkü ben yanlışa yanlış deme şiarında olduğum için bu noktaya halkım tarafından getirildim. Bugün ben sosyal demokrasinin gerektirdiğini yaptım, parlamentoda bu faşist darbe kanuna hayır dedim, keşke bu madde geçmeseydi, keşke referanduma kalsaydı.”
HEDEFTE HDP DEĞİL CHP VAR
Diğer taraftan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başkan olmak için 2 önemli adım attığını söyleyen Eren Erdem, sözlerine şöyle devam etti: “ Birinci Binali Yıldırım’ı düşük profilli emanetçi başbakan olarak atadı. Bugün çok ustaca bir dehayla parlamentoyu bu faşist maddeye ikna etti. Parlamentonun aritmetiğini istediğini an değiştirebilme gücünü eline aldı. Bu hataları sürdürürsek bırakın iktidarı, yarın Deniz Gezmiş’lerin idamına evet diyen milletvekilleriyle beraber bugün kendi vekillerini cezaevine koyan tasarıya evet diyen vekiller gibi yaklaşımlarla arınmanın da hüsran ve  ızdırabını yüreğimde taşıdığımı ifade etmek istiyorum. Böyle anılmamak için ilk gün mikrofon uzatıldığında evet dedim. Çünkü onun geçme ihtimali olduğunu biliyordum. Bizim milletvekillerimize kumpas kurduklarını da ilk gün söylüyordum. Hedefte HDP’nin olmadığını da her ortamda söylüyordum. HDP’nin milletvekilleri hedefte yok, burada tek amaç CHP’yi pasivize etmektir. Şimdi ne olacak; Cumhurbaşkanına hakaretten fezlekesi olan milletvekillerine akıllı ol, işleme koyarız diyecekler. Şimdi milletvekilleri eylemlerde önde yürürken polisin şamaroğluna döndürülecekler. Özellikle Aykut Erdoğdu’lar, Mahmut Tanal’lar, Barış Yarkadaş’lar, Muharrem İnce’le, yani konuşan mücadele eden, başta da sayın genel başkanımız. Buna da direneceğiz, buna karşı da dik duracağız. Cezaevine gireceksek gidip yatacağız ama hiçbir zaman bu faşizme boyun eğip onların arzu ettiklerini yapmayacağız. Evet de dediklerinde evet demeyeceğiz, hodri meydan, almazlarsa da namertler. CHP’yi yıkamayacaklar, CHP’yi zindanlara kapatamayacaklar. En sonuna kadar direneceğiniz ve bu faşizmi yıkacağız.”
 CUMHURİYETİ KURAN CHP DİMDİK AYAKTA
CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık da konuşmasında “19 Mayıs’ta sokaklar, caddeler dolusu insanla Atamıza yürüdük. Bizi asla baskılar yıldıramaz. Bugün laikliğin anayasadan kaldırılması gerektiğini söyleyen bir meclis başkanı ile çalışmalarımızı yürütüyoruz. Onların ilgilendikleri tek şey başkanlık ve sarayları. Biz özgürlükçü demokrasiyi getirmek için var gücümüzle çalışacağız. Sokaklarda, alanlarda bu mücadeleyi yürüteceğiz. Onlar için yandaşlar önemli, fakat vatandaşlar önemli değil. Milli iradeye saygınız yok mu diyenler, %52 ile seçilmiş bir başbakanı bir kişinin iradesi ile başbakanlıktan indirip yerine bir başkasını getirdiler. Bu demokrasinin yüz karasıdır. Bugün Binali Yıldırım’ı getirdiler. Yarın anlaşamadılar mı? İn oradan başka birisini getirdik diyebilirler. Unutmayalım ki çok parti geldi geçti. Ama cumhuriyeti kuran CHP dimdik ayakta” diye konuştu.
Konuşmaların ardından yemek gecenin geç saatlerine kadar devam etti. 

Anahtar Kelimeler: