Paralelciler Vali Özkan ve Emniyet Müdürü Altan'a musallat olmuş!

Cemil Bayık, “hedef Erdoğan” dedi.“İngiliz anahtarlarını” yani Abdullahgülgilleri destekleyeceğini söyledi.
Bahar gelecek diye “Hamamcılar” naftalinleyip dolaplara kaldırdıkları lacivert takım elbiselerini indirdi. Terzilere gidildi. Yeni elbiseler diktirildi... Anlayacağınız Kandil havalarına girildi. Sonra FETÖ gazına gelen “hamamcılar” biiir bir piyasaya çıktı tabii...
Önce Bülentgül çıktı...
Sonra Nevzatgül...
Onlar piyasaya çıkar da Hüseyingül çıkmaz mı? Çok geçmeden o da çıktı.
Derken AYM Başkanı Zühtü Aslan çıktı...
Malum... Zühtü Aslan da “İngiliz Anahtarı”...
Bu aralar kulislerde YÖK Başkanlığı için “oynadığı” söylenen YÖK Başkan vekili Yavuz Atar, AYM’li Zühtü ile İngiltere’den ev arkadaşı...
Neredeeeen, nereye... 
Zühtü AYM başkanı, kankası Yavuz az daha sıkı çalışırsa YÖK başkanı...
Birbirlerini ne de güzel destekliyorlar... Arkadaş dediğin böööyle vefalı olur işte!
Herkes Bülentgül mü, Nevzatgül mü, Abdullahgül mü ki?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ettikleri gibi nankörlük eder mi, ihanet eder mi?
Etmez tabii...
Arkadaşına “karşı mahalleden” nanik yapmayanlar da var işte gördüğünüz gibi! Vefalı, sadakatli...
İngiltere’deki ev arkadaşına “seni başkan yaptıracağız” diyecek insanlar!
Düşünüyorum da, acaba YÖK Başkanı Prof. Yekta Saraç’ın arkasında sinsi sinsi FETÖ dedikoduları üreten, itibar suikastı yapan bir kısım müfterilerin hedefinde “koltuk” fantezisi mi var? Hakikaten bu kadar sefil bir amaç uğruna çalışma arkadaşları hakkında negatif P&R yapanlar, sonrasında nasıl yüz yüze bakacaklar?
Ohooooo...
Kimlere söylüyorum?
Yahu “koltuktan düşer düşmez”, AK Parti saflarından hooop diye Aydın Doğan’ın kollarına atlayıp, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sırtından vuran nice muhannetler var...
Ayna tuttuğumuzda da Locaefendileri gibi ortalığı ayağa kaldırıp, “annemin kaçıncı oğlu, oğlumun amcası, kızımın bilmem neyi” diye zırıl zırıl ağlayanlar...
Vallahi ihanet noktasında Kandillilerle aralarında atbaşı mesafe var...
Bir Hendekçiler öne çıkıyor, bir Hamamcılar...
Gelelim Isparta’yaaa...
Bu FETÖ inine de girildi malumunuz...
Şaman boşuna mı karnına bastırılmış kurbağa gibi gözlerini pörtlete pörtlete beddua etti? 
Tabii ki inlerine girildiği, “Zülfü yâre” dokunduğu için kudurdu.
FETÖ’nün şantaj-montaj karargâhı, “Çocuk pornoları”, MHP’nin beyin takımına yaptıkları uygunsuz kaset operasyonları biiir bir deşifre oldu!
Bu yüzden emniyet ve bürokrasi içerisindeki “sızma” kripto paralelciler, Isparta İl Emniyet Müdürü Halil Altan’a, Isparta Valisi Vahdettin Özkan’a musallat oldu!
Evet, Cemil Bayık “Hedefte Erdoğan var” diyor...
Hendekçiler “Hedefte Erdoğan var” diyor...
Hamamcılar “Hedefte Erdoğan var” diyor...
Cumhurbaşkanı ve etrafındaki üç-beş inanmış insan da “kelle koltukta” bu sırtlan sürüsüyle mücadele ediyor. 
Bedduacı Fetullah’ın son bedduası kimlereydi sizce? Şaman’ın “kaçırdığı”, Süleyman Demirel Üniversitesi, eski rektör yardımcısı Numan Tamer’e, FETÖ rektörü Hasan İbicioğlu’na “suçüstü” yapanlara! Operasyon yapanlara!
Amaaaa...
Kim ne derse desin...
Yukarıdan aşağı, soldan sağa bela olsalar ne yazar?
S.D.Ü’yü Şaman’ın “domuz çiftliği” gibi kullananlara asla fırsat vermeyeceğiz!
....ve Büyücü Fetullah’ın korktuğu başına gelecek...
Olay çözüldükçe rüsva olmaya devam edecek!
Bu operasyon FETÖ’nün “şah damarını” kesti!
İnşallah sıradaki Dicle Üniversitesi olur! FETÖ’nün Kandil’i!

Yeni Akit Yazarı Mehtap Yılmaz