‘Genel Başkanımızın mayasını sorgulamak sizin haddiniz değil’

AK Parti İl Başkanı Osman Zabun, hafta sonunda Uluborlu’da partisinin genişletilmiş il danışma meclisi toplantısında  CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirmiş, ‘Senin mayan bu milletin mayasından değil galiba’ demişti. CHP İl Başkanı Eyüp Ersoy yaptığı açıklama ile Zabun’a sert yanıt verdi. Ersoy, “AKP’liler yine içeriği saçma sapan olan ve ne olduğu tam anlaşılamayan haddini  aşan beyanatlarda bulunmuş” dedi.
KURTULUŞ SAVAŞI KAHRAMANLARIMIZI AĞZINIZA
 ALMADAN ÖNCE AĞZINIZI İYİCE YIKAYIN
Zabun’a temel siyasi kurallarını hatırlattığını ifade eden Ersoy, şunları söyledi: “Kendisine temel siyasi nezaket kuralını hatırlatıyorum,  CHP hakkında konuşacaksan muhatabın CHP il başkanıdır.  Atatürk’ün koltuğunu dolduran genel başkanımın mayasını sorgulamak ne idüğü belirsiz  prensip sahibi olmayan, siyaseti sadece şahsi çıkar ve menfaatleri doğrultusunda, birilerine yaranmak ve yaltaklanmak için etik değerlerini sıfırlamış kişi ve zümrelerin ne işi, ne de haddidir. Hele hele abdestli görünüp beyni devamlı cenabet olanların hiç hiç işi değildir. Her fırsatta küfür ve hakaret etmek etmekte tereddüt etmediğiniz, bugün bile ders kitaplarından adını, memleketten izini silmeye kalktığınız Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını sadece sıkıştığınızda ve masum, saf vatandaşı kandırmak, aldatmak için işinize geldiğinde ağzınızdan düşürmüyorsunuz. Kurtuluş savaşına karşı gelen ve işgalcilerle işbirliği yapanları kahramanlaştıranlar da sizler değil misiniz? Kurtuluş savaşı kahramanlarımızı ağzınıza almadan önce ağzınızı iyice yıkayın.
 AĞA BABANIZ KADAR CABBAR OLDUĞUNUZ GÖZDEN KAÇMIYOR
Çok yönlü saldırılardan, sürgünlerden zindanlardan darağaçlarından bahsediyorsunuz. Siyaset yaptığınız camiadan kimler darağacına gitmiş, kimler zindanlarda çürümüş onların isimlerini de belirtseydiniz de Isparta halkı aydınlansaydı. Soldan veya sağdan, doğru veya yanlış ülke ve halk için bedel ödemiş kişileri kendi siyasi yelpazenizde göstermeye çalışmanız  da ağa babanız kadar cabbar olduğunuz gözden kaçmıyor.
 BUNUN ADI “KORKU”DUR
Hayal gücünüz de çok zengin, “önüne yatmak” deyiminden kafanızda cinsellik, kadın, istismar, şahsi çıkar, vb. şeylerden başka bir şey olmadığı için, başka başka anlamlar çıkardığınız gibi milletin sizden tiksintisini kurtuluş arzusunu ifade eden cumhuriyet mitinglerinde de haziran direnişinde de yabancı parmağı arıyorsunuz. Bu hastalıklı bir beyin yapısıdır, değildir diyorsanız bunun adı “korku”dur. Her iki durumda da tedavisi gereklidir. Keşke bu deyimi kullanan genel başkanımıza gösterdiğiniz cabbarlığı Karaman’da ENSAR vakfında yaşanan iğrençliğe de gösterebilseydiniz. O zaman herkesten önce bizler sizleri alkışlardık. Ama nerede o erdem, o ahlak, o bilinç.Her türlü hastalığın çaresi var da, ardamarı çatlağı maalesef çaresiz.
 HESAP GÜNÜ DE MUTLAKA GELECEK VE YAKINDIR
17-25 Aralık cumhuriyet tarihinin en büyük Hırsızlık ve Yolsuzluk Soruşturmasından, yüz kızartıcı suçlardan yakanızı kurtarmak için paralel devlet icat ettiniz. Cemaat adı altından size Ergenekon ve Balyoz’da maşalık eden bir kumpas yapılanması var, kabul Paralel devlet de var evet doğru. Ama bu paralel yapı AKP ve PKK paralel devletlerdir. Yargıyı bertaraf eden, yasamayı hiçe sayan yürütmeyi de tek elde toplayan doğu ve güneydoğuyu KCK adı altında PKK’ya bırakan biz  değiliz, Dolmabahçe mutabakatını imzalayan da, Oslo’da terör örgütü ile görüşüp anlaşan mensubu olduğunuz siyasi yapılanmadır. 7 Haziran’dan bu güne kadar şehit sayımız 450’yi geçti. Ülkeyi sıradan bir Ortadoğu ülkesine çevirip Mehmetçiklerimizi ve polisimizi ateşe attınız, tüm ülkeyi ateş topuna çevirdiniz. Şimdi bunun da sorumluluğunu atmak için korku içinde ana muhalefet partisine hayasızca saldırıyorsunuz. Ama şunu unutmayın  üstünüzde bin bir türlü pislik  varken bu korku üzerinizden hiç gitmeyecek. Hesap günü de mutlaka gelecek ve yakındır.
BİZ YURT SAVUNMASI İÇİN CAMİİLERDE SİLAH CEPHANE SAKLADIK, SİZ CAMİİLERİMİZİ AVM YAPTINIZ
Kirlenmiş ellerinizi, dilinizi de Allah, Kur’an ve Camiilerden çekin. Ahır yaptılar yalanıyla  sahtekar raporlu delilerin tarih diye yutturmaya çalıştığınız hezeyanlarıyla Ensar türü bini bir para olan rezaletlerin üstünü örtemezsiniz. Biz yurt savunması için Camiilerde silah cephane sakladık, siz Camiilerimizi AVM yaptınız. Genel başkanımıza ağza alınmayacak hakaretler ediyorsunuz, sizde öyle bizde böyle demiyoruz, çek senet mafyası gibi istikrar yalanıyla terör korkusuyla esir aldığınız vatandaş biliyor görüyor.
 
PKK’yla düşüp kalkan algı yaratan ortalık karıştıran hükümet kuran ortak basın açıklaması yapan mücadele eden askeri polisi içeri atıp Habur’da davulla zurnayla terörist karşılayan çadır tiyatrosuna mahkeme deyip PKK’lıları sokağa salan sizsiniz. PKK elebaşı terörist Abdullah Öcalan’a sayın diyen, şehide kelle diyen, içeriden örgüt yönettiren, hizmetine postacılar veren Oslo’da sır küpünü görüştüren kim Osman Bey? İmralı’daki faaliyetlerini yargılamayan sorgulamayan soruşturmayan, terör örgütüne operasyon yapacak güvenlik güçlerini, PKK’ya danışılarak atanan valilerin emrine veren, sokaklara kazılan hendeklere barikatlara ses çıkarmayan kim? Eski genel başkanımız Deniz Bey’e kurulan tuzağın, yapılan ahlaksızlığın ardına düşmeyen soruşturmayı derinleştirmeyen kim? Kılıçdaroğlu milletin sesi, sağduyunun aklıselimin temsilcisidir; sizin gibi tecavüzcülerin, hırsızların, arsızların  hamisi değil.
YOL ARKADAŞLARINI ÇIKARLARININ ÇAKIŞTIĞI
YERDE SATAN, YARI YOLDA  BIRAKAN KİM?
Cüneyt Zapsu kimin danışmanıydı? Kim için demişti “Deliğe süpürmeyin,Kullanın” diye. Siz liderinizi mi şaşırdınız? Her söylemini iki namaz arası değiştiren değiştiren, inkar eden kim? Dün kardeşim dediklerini bu gün düşman ilan eden kim? Yol arkadaşlarını çıkarlarının çakıştığı yerde satan, yarı yolda  bırakan kim?
YALANINIZA SOKAK KÖPEKLERİ BİLE GÜLÜYOR
Kefen giyme hikâyenize ve yalanınıza sokak köpekleri bile gülüyor. Binlerce korumayla gezip, stadyum açılışlarını bile vatandaş korkusuyla bomboş stada yapanlar mı kefeniyle yola çıkmış? Ziyaret edilen yerlerde şüpheli diye iki gün öncesinde gözaltına alınıp ziyaretleri sonrasında serbest bırakılanlardan korkanlar mı kefeniyle yola  çıkmış? Daha çok korkacaksınız, huzurlu yatamayacak, yiyemeyeceksiniz. Siyasi geleceğinize feda etmekten çekinmediğiniz mehmedin, polisin her damla kanı, bu gariban fakir halktan çalınan her kuruşun hesabı mutlaka sorulacak. Yakındır, korkun.”