‘Devletin bu bölgeye destek olması lazım’

Isparta Valiliği, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı(BAKA) Süleyman Demirel Üniversitesi(SDÜ ve Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği(TÜRSAB) işbirliğinde Isparta turizmini harekete geçirmek ve tanıtmak amacıyla dün bir Çalıştay düzenlendi. Barida Hotels’de düzenlenen Çalıştaya Isparta Valisi Şehmus Günaydın, AK Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği(TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, SDÜ Rektörü Prof. Dr. İlker Çarıkçı, ITSO Başkanı Şükrü Başdeğirmen, turizm acenteleri temsilcileri ve davetliler katıldı. Çalıştayın açılış konuşmalarında TÜRSAB Başkanı Ulusoy, Isparta’nın güçlü ve eksik yönlerini sıraladı.
MADENCİ: ÇALIŞTAY SONUNDA ÇOK ÖNEMLİ BULGULARIN ELDE EDİLECEĞİNE İNANIYORUM
Çalıştay açılış konuşmalarıyla başladı. İlk konuşmayı BAKA Genel Sekreter Vekili Abdullah Madenci yaptı. Madenci, Isparta’nın ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkı sağlamayı hedefleyen stratejik çalışmalardan birinin de Davraz Turizm Çalıştayı olduğunu belirtti. Madenci “Bu Çalıştay ile Isparta’mızın turizm potansiyelinin ortaya çıkartılması, geliştirilmesi ve harekete geçirilmesi hedeflenmektedir. Görüş ve önerileriniz ile birlikte Çalıştay sonunda çok önemli bulguların elde edileceğine inanıyorum. Katılımcılarımız, Isparta’mızın turizm değerlerimizden olan Davraz Kayak Merkezini, Eğirdir’i, Barla’yı ve Pisidia Antiocheia’yı gezerek yerinde görme fırsatı bulacaklar. Isparta Valisi Şehmus Günaydın’a, Milletvekillerimize, Üniversitemize, İl Kültür Turizm Müdürlüğümüze, destek ve görüşlerini ile Çalıştayımıza katkı sağlayacak tüm katılımcılarımıza en kalbi duygularımla teşekkür ediyorum” dedi.
TANITIM, TANITIM, TANITIM DİYORUZ
Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği(TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy da Vali Şehmus Günaydın’ın Kastamonu’daki verimli çalışmalarını gördükten sonra her şeyin var olduğu Isparta’da bir şeyin eksik olduğunu gördüklerini belirtti. Ulusoy, “Bu da tanıtım. Napolyon’un para, para, para dediği gibi bizde, tanıtım, tanıtım, tanıtım diyoruz. İşte bu gelişime ayak uydurmak, Isparta’nın yalnız Denizli ile Antalya arasında sıkışan bir il olmadığını göstermek, gelenekleri ile örf ve adetleri ile yemeği ile başlı başına bir ürün olduğunu anlatmak istiyoruz” dedi.
TÜRKİYE’DE İÇERDE VE DIŞARIDA GEZEN VATANDAŞ SAYIMIZ 16,5 MİLYON KİŞİ
Bugün Avrupa2nın hiçbir ülkesinde nüfusa orantılı olarak hesaplandığında 53 tane havalimanı görülemeyeceğini ifade eden Başaran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün Türkiye’de 53 tane havalimanı var. Havadan bu ülke birbirine bağlanmış. Türk Havayolları 300 uçağı ile özel havayolları 180 uçağı ile bugün Avrupa’nın en büyüklerinden birisi. Türk Havayollarının bugün dıştan dışa taşıdığı yolcu 2000 yılında 1 milyon 400 bin kişi, 2015 yılında 14 milyon 600 bin kişi. Türkiye bekleyen bir ülke idi, turist bekliyordu. Dövize ihtiyacımız vardı. 70 sente muhtaç olduğumuz günler vardı. Ama bugün 2000 yılında Türkiye’de gezen vatandaş sayımız 568 bin kişi, 2015 yılında Türkiye’de içerde ve dışarıda gezen vatandaş sayımız 16,5 milyon kişi. Bunun 9,5 milyonu yurtdışına gitmiş. Türkiye artık bekleyen bir ülke olduğu kadar gönderen bir ülke olmuş. İtibarı olan bir ülke olmuş.
TÜRKİYE’NİN 1 MİLYON 600 BİN YATAK KAPASİTESİ BULUNUYOR
Yalnız bu değil. İç hatlarda ki yolcu trafiği 74 milyon, dış hatlardaki yolcu trafiği 76 milyon kişi. 9 bin 500 tane seyahat acentesi, 8 bin tane rehberi, 1 milyon 600 bin yatak kapasitesi olan bir ülkeyi konuşuyoruz. Bu ülkenin birliği, dirliği bazı ülkeleri rahatsız etmektedir. Biz Yemen’de, Allahuekber dağlarında, Çanakkale’de beraberdik. Bu ülkenin birliğini, dirliğini bozmaya hakkı yok. Vandalizmin getirmiş olduğu, taşların dili konuşacağı Diyarbakır’daki Ziya Gökalp müzesinin harap olması, bir insanın katledilmesi kadar acıdır. Çünkü tarihi öldürüyorsunuz.”
GÜL AYRI BİR YERE KONULUYORSA, ISPARTA’DA EN ÜSTE KONMASI LAZIM
Öte yandan Çalıştay’ın Isparta’daki yeraltı ve yerüstündeki zenginliklerin hepsinin ortaya çıkmasına yarayacak bir ortama yönelmelerini sağladığını dile getiren Ulusoy, sözlerine şöyle devam etti: “Isparta havası ile suyu ile sağlıklı yaşamın olacağı ve sağlıklı yaşlanmanın da olacağı bir kenttir. Kış sporları burada, kamplar burada, yemek burada, göller burada. Singapur’a gittiğinizde ne görüyorsunuz, orkide. Karadeniz’e gittiğinizde parklarda görürsünüz, gülleri ve çiçekleri koparmayınız yazar. Eğer Karadeniz’de gül ayrı bir yere konuluyorsa, Isparta’da en üste konması lazım. Gülün gelişimi, lavantanın gelişimi, tarihi bir yol olan St. Paul yolu, ki 450 km olan yolun 300 km’si bu topraklardan geçer, her şeyin olduğu bir Isparta’da bulunmaktan mutluluk duyuyorum.
İŞTE ISPARTA’NIN ZAYIF VE GÜÇLÜ YÖNLERİ
Isparta turizminin güçlü ve zayıf yönleri ile fırsatları ve tehditlerini şu şekilde sıralayabiliriz; güçlü yönleri, zengin tarih, kültür ve tabiat varlıkları, iklim, doğal kaynaklar ve bozulmamış çevre. Coğrafi konum ve ana pazarlara yakınlık. Yani Antalya, Denizli ve Kapodokya’ya yakınlık. Turizm sektöründe değerlendirilebilecek işgücü potansiyeli.  Zayıf yönleri, yeterli tanıtım ve pazarlamanın yapılamaması. Turizm bilincinin yeterince gelişmemiş olması, yerel yönetimlerin ilgisizliği, altyapı ve hizmet kalitesinin ihtiyaca cevap verememesi, kurumlar arası iletişim ve koordinasyon eksikliği. Devletin bu bölgeye destek olması lazım. Eğlence ve alışveriş merkezleri eksik demişiz. Yerli ve yabancı yatırımcılar için çekim merkezi olmaması, finansman sorunları, tesislerin doluluk oranlarının düşük olması. Fırsatlar, alternatif turizm yönleri için potansiyel yüksekliği, doğa, kültür ve tarih turizmine olan ilginin artması. Üniversite kenti olması. Akdeniz bölgesinin artan çekiciliği, zengin olma kaynaklarının varlığı, büyüyen dünya turizmi, Türkiye’nin stratejik öneminin artması. Tehditler, kentin turistik imajının zayıflığı, imar ve yapı denetiminin zayıflığı, su kirliliği ve çevre yönetmelikleri.
YILLIK 25-30 BİN YABANCI AĞIRLANMASI ÇOK DÜŞÜK
Isparta’nın yıllık 25-30 bin yabancıyı ağırlaması bence çok düşük. Yerlide 350 bin civarında bu da düşük. Şu otelin burada olması beni fevkalade mutlu etmiştir. Sahibini, yapanı kutluyorum canı gönülden. Gerçi bir delilik diploması alması lazım kolay değil. Bunu burada yapmak için deli olmak lazım. Zaman zaman tanıtım için bizde buna benzer delilikler yapıyoruz. Bu tür otellerin olması turizmin iç pazarda gelişimini sağlar.
ISPARTA, BURDUR, ANTALYA VE AFYON SU AJANSININ KURULMASI LAZIM
Küresel ısınmanın getireceği ısı en fazla güney sahillerimizi tehdit edecektir. Buna karşılık gelinecek yerler Isparta, Burdur, Afyon, Karadeniz illeridir. Yediğimiz ekmek, içtiğimiz suyun geldiği yer bu topraktır. Gümüşü bulursunuz, altını bulursunuz, ama bir daha bu toprağı, bu suyu bulamayız. Gelecek yıllarda su en büyük problemimizdir. Antalya’da eğer 15 milyon kişiyi ağırlayacaksak verecek suyumuz yok. Buna karşılık Isparta, Burdur, Antalya ve Afyon su ajansının kurulması lazım.
SAĞLIK TURİZMİNE YÖNELİK ÇALIŞMALARDA DA ISPARTA’NIN DEVREYE GİRMESİ LAZIM
İlkini yaptığımız ama sonuncu olmayacak bu toplantının bölge turizmine katkı sağlayacağı umudunu taşıyorum. Biz bu yöreyi tanıtmakla mükellefiz. Ürünlerimizin çeşitliliğini artırmak mecburiyetindeyiz. Gül diyarının dünyada tanıtılması lazım. Galiba biz zenginliğimizin farkında değiliz, Isparta’da bunun farkında değil. Bu noktada değerli tur yapan arkadaşlarım, şimdi size görev düşüyor. Buraya gezmeye gelmedik. Isparta’da gezilecek yer değil. Isparta yaşanacak yer. Sağlık turizmine yönelik çalışmalarda da Isparta’nın devreye girmesi lazım. Bizim Isparta’ya ihtiyacımız var. Isparta’nın da bize ihtiyacı var.
BİZ BU STRATEJİK ÖNEMİN FARKINDAYIZ
Avrupa bizi kaşımasın, Avrupa bizi okşasın. Bizi kaşıyanın tırnaklarında kan çıkar. Bakın Avrupa dikeydir, Güney Amerika dikeydir, Suudi Arabistan dikeydir. Bir tek Türkiye yataydır. Yaradan böyle yaratmış, illa buradan, bu köprüden geçeceksin diyor. Biz bu stratejik önemin farkındayız. Değerli meslektaşlarım ben söyleyeceklerimi söyledim. Şimdi sıra sizde.  
VALİ GÜNAYDIN: KASTAMONU’DA BİZE BİR YOL HARİTASI BELİRLEDİLER
Isparta Valisi Şehmus Günaydın da konuşmasında ilk olarak TÜRSAB Başkanı Ulusoy ile Kastamonu için yaptıklarını anlattı. Vali Günaydın, “Kastamonu Valiliği’ne atandığımda, İstanbul’da iftar yemeğinde TÜRSAB Genel Başkanı Başaran Ulusoy ile bir araya geldim. Kastamonu’da göreve başlayalı 15-20 gün olmuştu. Müthiş bir turizm potansiyeli vardı ama bu turizmi nasıl kullanacağımıza dair bir yol haritamız yoktu. Bu değerlerin ortaya çıkarılması ve ekonomiye kazandırılması için TÜRSAB Genel Başkanı Başaran Ulusoy’u Kastamonu’ya davet ettim. Davetimi kırmayıp bütün komiteler ile birlikte Kastamonu’ya geldiler. Bize bir yol haritası belirlediler. O zamanlarda turizmde iç daralmalar vardı ama Kastamonu’da daralamadan öte daha da yoğunluk yaşadık.
TANITMADAN EKONOMİK OLARAK FAYDALANMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL
Çok güzel eser, değer ve avantajlara sahip olabiliriz. Fakat bunları tanıtmadıktan, geniş kitlelere yaymadıktan sonra bizim bunlardan ekonomik olarak faydalanmamız mümkün değil. Tanıtım yaparak iş istihdamı sağlamak, böylesine güzel otellerin doluluk oranları artırmak söz konusudur. Tanıtım yapılmazsa sahip olduğumuz zenginlikler ile para kazanmamız mümkün değildir. Çok güzel yemek çeşitlerine ve restoranlara sahip olsanız bile para kazanmanız mümkün değil” diye konuştu.
MİLLİ GELİR 10 BİN DOLAR SEVİYESİNE ÇIKTI
Ülkemizde son 15 yılda kişi başına düşen milli gelirin 2 bin dolardan 10 bin dolar seviye çıktığını belirten Vali Günaydın, “Kişiler para kazandıktan sonra tatil ihtiyaçları doğuyor. Benim çocukluğumda komşularımızdan biri tatile gittiğinde o kişiyi parmak ile gösterirlerdi. Şimdi yaz tatillerinde gezmek, tatil yapmak sıradan bir iş haline geldi. Dini ve milli bayramlarda fırsat buldukça insanlarımızı sadece ülke içerisinde değil, ülke dışında da seyahat etmeye başladı. Ekonomik durumumuzun düzelmesi ile turizm sektörünün daha ileri noktalara çıkacağını öngörmüştük. Önemli olan bunu daha ileri noktalara taşımaktır. Sahip olduğumuz değerleri iyi tanıtarak gerek Isparta gerekse Türkiye ekonomisine katkı sağlayacak noktaya getirmeliyiz” şeklinde konuştu.
İDDİA EDİYORUM, BU YOL YAPILDIĞINDA HER SENE 1 MİLYON TURİST GELİR
Davraz’ın çok önemli bir merkez olduğunu vurgulayan Vali Şehmus Günaydın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Altyapı konusunda çok büyük eksikliklerimiz var. Davraz yolu için gerekli maddi imkanı Milletvekillerimiz temin ettiler. Bahar döneminde Davraz yolunu yapmaya başlayacağız. Orman Bölge Müdürlüğü çok destek verdi. Davraz’a 2 milyon ağaç dikmeyi planlıyorduk ve ilk 30 binini de diktik. Vilayetten topladığımız 5-6 yaşındaki fidanları 29 Ekim’de bir tören ile diktik. Bunların turizmin gelişmesine ve katkı yapmasına olan faydalarını ilerleyen zamanlarda göreceğiz. Barla’ya 500 bin insanımız geliyor ama altyapımız yetersiz. Barla’ya giden St. Paul yolu Isparta olarak altından kalkacağımız bir iş değil. Bunu Türkiye projesi olarak görmeliyiz. İddia ediyorum, bu yol yapıldığında her sene 1 milyon turist gelir. Ve bu gelen turistleri Antalya’dan başlatarak Yalvaç’a kadar yürütürüz. Bu bahsettiğim olay gerçekleştiği takdirde ürünlerimizi tükettirecek bir konuma gelebiliriz. Bu projeyi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na götüreceğiz.”
YÜCE: MECLİSTE ISPARTA’NIN GÜL HASADINA GİDELİM DEDİĞİM
VEKİLLERDEN ‘BENİ DE GÖTÜR’ DİYE BİR CEVAP ALIYORUM
AK Parti Isparta Milletvekili Said Yüce ise TÜRSAB’ın Isparta’da olmasını uzun zamandır arzu ettiğini dile getirerek, ilimizin zenginliklerinin farkında olmamız gerektiğine değindi. Yüce, şunları söyledi: “Ekranda yansıtılan 5 fotoğrafa baktığımız zaman büyük zenginlikleri barındırdığını görüyoruz. Mimar Sinan’a ait bir medresede vakıf icra kurulu başkanıyım. O medresede taşlara işlenmiş bazı motifler var. Mimar Sinan’ın birçok görselinde olan eserlerin birisi lale birisi de güldür. Lale, inancımıza göre Allah’ın birliği, Gül ise Hz. Muhammed’i temsil eder. Ankara’da mecliste Isparta’nın gül hasadına gidelim dediğim vekillerden ‘beni de götür’ diye bir cevap alıyorum. Bu kadar cazibeli bir ürün güldür ama nedense biz bu güzelliğin farkında değiliz. Geçen zamanlarda gittiğim gül tarlasında, gül hasadı izlerken o muhteşem manzaraya tanık oldum. Sadece İlçe belediyelerin değil, merkez belediyelerin de dünyaya tanıtabileceğimiz bir şekilde gül festivali yapmasını bekliyorum. Gül festivaline gidelim dendiği zaman koşarak gidebilecek insanların olduğunu düşünmemiz gerekmektedir. Konkreti, gül yağı, kozmetik ve ilaç sanayisinde çok önemli bir üründür. Hükümet ve Bakanlar nezdinde, gülün desteklenmesi için yoğun çaba sarf ediyorum. Sadece gül ürünleri ile değil, geçmiş zamanlarda kullanılan araç ve gereçlerin bile çok güzel halleri var.
GÜNEŞ ENERJİSİNE EN UYGUN İL ISPARTA
Türkiye’nin Güneş Enerji Sisteminde en uygun il Isparta’dır. 3 bin metre yaklaşan rakımı ile Davraz kayak merkezimiz var. Geçenlerde ben de kayak yaptım ve yaklaşık yarım saat kadar telesiyejin başında bekledim. Hep beraber yaptığımız çalışmalar ile yeni hatlar ve telesiyejler yapılacaktır. Bu sorunları aştığımızda çok sayıda turisti bölgede ağırlayacağımızı düşünüyorum.
EĞİRDİR’İN DE KIYMETİNİ BİLEMİYORUZ
Hem yüzüp hem de suyunu içebildiğin çok az sayıda göl var. Bunlardan birisi Eğirdir gölüdür ama biz Eğirdir’in de kıymetini bilemiyoruz. Eğirdir gölünün kirliliği önleme çalışmaları kapsamında, hep beraber çalışmamız gerekmektedir. Eğirdir Gölü, bulunduğu yer ve çevre itibari ile çok büyük bir nimet ama o zenginliğinde farkında değiliz. Gittiğim yerlerde, yaptığım röportajlarda bu meseleyi vurguluyorum. Sadece elma, kiraz ve gül üreterek bir kazanç elde etmek yerine buranın tüm taraihi değerlerini ve güzelliklerini değerlendirmemiz lazım.
BARLA’YA 500 BİN İNSAN GELİYOR
Barla platformu Başkanlığı yaptığım için Barla’ya ilgim fazladır. Barla’ya senede 500 bin kişi geliyor. Barla sadece Said Nursi ile anılan bir yer değil. Said Nursi 8 senesini Barla’da geçirmiştir. Bunu görmek isteyen 500 bin insan geliyor. Eğer imkan olsa çok daha fazlası gelecektir. Bir tane bile pansiyon yok ama. Son birkaç senede valilerimizin ve ilgili arkadaşlarımızın da gayretleri ile plan ve projeleri yapıldı. Her türlü imkanlara elverişli projeler onaylandı.
BU BÖLGENİN İNSANININ BİLE ONLARDAN HABERİ YOK
Mevsiminde lavanta bahçelerine herkesin gitmesini tavsiye ederim. Başaran bey de söyledi 50  yaşına kadar insanlar denize, kuma gidiyor ama ondan sonra böyle yerlere gitmek lazım. Bu mekanları insanlar gezmek ve görmek istiyorlar. Ayrıca ibadet etmek istiyorlar. Orada dua etmek, namaz kılmak insanlar var artık. Bu mekanlarda huzur bulmak istiyorlar. Turistik mekanlarda insanların başka ihtiyaçlarını da karşılayacak şeyler bizim düşünce sistemimiz de olması gerekiyor. Uluborlu’ya gittim, orada şehrin birkaç yüz metre üstünde Selçuklu’nun son dönemleri, erken Osmanlı dönemlerine ait hamamlar, camiler, mescitler var. Karşısına geçince benim gözlerim yaşardı. O halde duruyor. Şimdi vakıflar genel müdürlüğümüzle konuşmaya başladık, onları da ayağa kaldıracağız. Ne yazık ki Isparta’dakilerin ya da yakın illerdekilerin böyle şeylerden haberi yok. Psidia’ya Almanlar, İtalyanlar, İngilizler gelip geziyorlar. Ama bu bölgenin insanının bile onlardan haberi yok. Barla’nın içinde bile Hristiyanlığın erken dönemlerine ait kiliseler, Roma köprüleri ve o döneme ait eserler var. Bir çok insanın farkında olmadığı bu güzelliklerin bu Çalıştay sayesinde fark edilir diye düşünüyorum.”
BİLGİÇ: TURİZMİ BELİRLİ SIKIŞMIŞ ALANDAN KURTARMKE GEREKİYOR
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 2017 bütçe görüşmeleri nedeniyle Çalıştay’a katılamayan Komisyon Başkanı ve AK Parti Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç, bir mesaj gönderdi. Mesajında TÜRSAB yetkililerine seslenen Bilgiç, “Isparta olarak destekleriniz beklemek en doğal hakkımız” dedi. Bilgiç’in mesajı şöyle: “Sadece Isparta için değil, Türkiye için çok önem taşıyan turizm sektörünü belirli bir alana sıkışmış olmaktan kurtarıp Türkiye topraklarına yaymamız ve çeşitlendirmemiz gerekiyor. Bugünkü Çalıştay ve Isparta’nın turizm potansiyeli buradan hareketle aslında ülkemiz için bir çıkış yolu olabilir. Turizm anlayışını genel manada kum, güneş turizmine sıkıştırmamalı, doğa, kültür ve tarım ve benzeri alanları çoğaltmalı ve desteklemeliyiz. Bu ihtiyaç özellikle Rusya kriziyle bir kez daha ortaya çıkmıştır.
ISPARTA BÜNYESİNDE BİR DEĞİL BİRKAÇ DESTİNASYONU
BARINDIRAN ENDER İLLERİMİZDEN BİRİSİDİR
Isparta turizmde çok önemli potansiyellere sahip. Bünyesinde bir değil birkaç destinasyonu barındıran ender illerimizden birisidir. Davraz Kayak Merkezi ile kış sporlarına, gül, lavanta bahçeleri, halısı, sosyal ve kültürel turizme, Barla ve Psidia Antioch’sı ile inanç turizmine, Kızıldağ, Gölcük, Yazılı Kanyonu, Kovada Milli Parkı ve sağlık tesisleriyle sağlık ve doğa turizmine, Eğirdir Gölü ile yaz turizmine ev sahipliği yapabilecek bir ilimizdir. Bu bahsettiğim değerler sadece Türkiye’de değil dünyada ender bulunabilen özelliklere sahip değerlerdendir. Bu sebeple bu potansiyelin harekete geçirilmesi ve turizm sektörüne aktif olarak katılması gerekmektedir. Bizler de turizme yatırımı aralıksız sürdürmekte ve şartları en iyi hale getirmek için çaba sarf etmekteyiz. Davraz Kayak Merkezi’nden Barla’ya, Eğirdir’den Kızıldağ’a Psidia Antioch’ya ya kadar yapılan yatırımlar en güzel göstergelerdir. Sektörün önde gelen isimler olan siz değerli arkadaşlarımızın bu potansiyellerin tanıtılması ve aktif olarak değerlendirilmesinde önemli görevleriniz olacaktır. Isparta olarak desteklerinizi beklemek en doğal hakkımız olsa gerek.  TBMM Plan Bütçe Komisyonu’ndaki 2017 bütçe görüşmeleri nedeniyle Çalıştaya katılamamının üzüntüsünü yaşıyorum. Çalıştayın ilimiz ve ülkemize hayırlı getirmesini temenni ederken, Çalıştayın düzenlenmesinde başta Sayım Valim olmak üzere tüm arkadaşlara TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy beye ve yönetim kuruluna ve değerli katılımcılara sevgi ve saygılarımı sunarım.”
Açılış konuşmalarının ardından Çalıştay panellerle devam etti. Çalıştay’ın sonucu daha sonra açıklanacak.